
Kartal escort Nermin, Kartal’ın Yakacık semtinde, eski bir apartmanın giriş katında oturuyordu. Apartman önünden geçen minibüs hattı sabahları gürültülü olurdu ama Nermin, sabah sessizliğini severdi. Pencere kenarındaki masa, onun günün büyük kısmını geçirdiği yerdi. Masanın üzerindeki çiçek desenli örtü ve boş bir çay bardağı, sanki hep birini bekliyordu.
33 yaşındaydı. Gençliğinde gülüşüyle dikkat çekerdi, bunu bilirdi. Küçük yaşta evlendirilmiş, çocuk yaşta büyümek zorunda kalmıştı. Yıllar içinde hem evi hem kendini taşıdı, ama omzundaki yükü kimse fark etmedi. İki çocuğunu büyüttü, birini evlendirdi, diğerini ise genç yaşta bir kazada kaybetti. O günden sonra Nermin’in içinden bir şey eksildi.
Kartal escort Yalnızlık, yıllar geçtikçe alışkanlığa, alışkanlık da görünmezliğe dönüştü. Haftada bir gelen komşu dışında kimseyle konuşmazdı. Televizyonu açar ama izlemez, sadece ses olsun diye bırakırdı.
Komşu Kızının Sorduğu Tek Soru
Bir akşamüstü, üst kat komşusunun 11 yaşındaki kızı Elif, kapısını çaldı. Elinde küçük bir tabak vardı, içinde poğaçalar. “Annem gönderdi,” dedi. Nermin teşekkür etti. Elif kapıdan ayrılmadan önce dönüp şöyle sordu:
“Teyze, hep yalnız mısın sen?”
Nermin bu soruya cevap veremedi. Kız gitmişti ama cümle içeride kalmıştı. O gece uyuyamadı. Sabah pencere kenarındaki masa örtüsünü yıkadı, çay bardaklarını cilaladı. Saat 5’te zile bastı. Elif kapıyı açtı. Nermin gülümsedi:
“Anneni de al, çaya gelin. Taze kek yaptım.”
O gün masa ilk defa boş kalmadı. Sohbet kısa sürdü ama bir şey değişmişti. Ertesi hafta başka bir komşu uğradı. Sonra küçük bir masa örtüsü atölyesi başlattılar. Nermin’in penceresinin önü artık yalnızlığa değil, hayatın tekrar başlayabileceğine açılıyordu.
Bir yanıt yazın